Varisin bacaklardaki toplardamarın hastalığı olduğunu varis nedir? isimli yazımızda ayrıntılı şekilde açıklamıştık. Varis tedavisi ve yöntemlerini anlatmaya başlamadan önce varis hastalığı hakkında biraz bilgi vermekte yarar vardır.
Bu hastalık bir dolaşım problemidir; bacak toplardamarındaki genişleme ve toplardamardaki kapakçıkların çalışmamasına bağlı olarak kan akışının istenen şekilde kalbe doğru değil aşağı doğru olmasıdır.
Geçmişte varis tedavisi denildiğinde kalp damar cerrahları tarafından yapılan varis ameliyatları akla gelmekteydi.
Varis tedavisi yapan devlet hastaleri genel olarak cerrahi yöntemlerle varisleşmiş damarı ameliyat ile bacak dokularının içinden koparılarak çıkarılıyordu.
Varis ameliyatı esnasında işlemin doğası gereği yapılan kesiler ve koparmalar dolayısıyla kanamalar oluyor, işlem sonrasında bacakta ağrı oluyordu.
Varis ameliyatı sonrasında iyileşme süresi oldukça uzun olmasıyla birlikte bacakta, kasıkta çeşitli kesi izleri kalıyor özellikle bayanlar için estetik olarak hiç de hoş olmayan bir sonuç ortaya çıkıyordu. Estetik varis tedavisine olanak yoktu. Bu nedenle varis ameliyatı çok tercih edilmemeye başladı
Gelişen teknoloji her alanda olduğu gibi tıpta da birçok alanda kendini göstermektedir. Lazerin tıp alanında kullanımının başlamasıyla birlikte varislerin tedavisinde de lazerin kullanım imkanı doğmuştur. Bu sayede hem işlem süresi, hem de iyileşme süresi kısalmış, gelişen teknoloji gelişen hayat koşullarına uyum sağlamayı kolaylaştırmıştır. Bu sayede ameliyatsız varis tedavisi ortaya çıkmıştır.
Bacak toplardamarında oluşmuş olan varisin tedavisinde, ameliyat yerine geliştirilmiş olan yöntemler ile yapılan varis tedavisineameliyatsız varis tedavisi denilir. Ameliyatsız varis tedavisi yöntemlerine aşağıda lazerle, köpükle, sıvı skleroterapi ile tedavi başlıklarında değinilecektir.
Ameliyatsız varis tedavisi yöntemlerinde varisli damar koparılarak vücut dışına çıkarılmaz onun yerine varisli damar dokuların içinde bırakılır ancak damar iç yüzeyi yakılarak damar kapatılır. Büyük damarlarda bu işlem lazerle yapılırken ilişkili damarlarda ya da kılcal damarlarda damarın büyüklüğüne göre köpük skleroterapi veya sıvı skleroterapi ile yapılmaktadır.
Ameliyatsız varis tedavisi ameliyata göre daha kısa zamanda yapılmaktadır. Aynı zamanda işlem sonrası iyileşme dönemi daha kısa olmaktadır. Ameliyatsız varis tedavisi için estetik varis tedaviside denilebilmektedir.
Ameliyatsız varis tedavisi yapılırken dokular içinde bulunan varisli damarlara girişim ultrason eşliğinde yapılır. İşlem sırasında ultrasonun kullanımı neredeyse bir zorunluluktur. Bu nedenle ameliyatsız varis tedavisinin ultrason eşliğinde yapılması tavsiye olunur.
Bu yöntemin uygulandığı kliniğimizde varis tedavisi olan hastaların tedavi sonrasında iğne giriş deliğinden başka hiçbir izi kalmaz bu nedenle işlem estetik varis tedavisidir.
Yukarıda da anlattığımız gibi varis oluşmuş olan ve artık doğru şekilde çalışmayan damarı ameliyatla dışarı çıkarmak veya ameliyatsız olarak kapatarak yerinde bırakmaktan başka çare kalmamıştır. İşte burada lazer enerjisi ile varisli damarın kapatılmasını anlatacağız.
Lazerle varis tedavisine başlamadan önce ultrason eşliğinde femoral blok (bacağa giden ana sinirin geçici olarak uyuşturulması işlemi) yapılır. Böylece tedavi esnasında hasta ağrı duymayacak ve uyanık kalacaktır. Hastanın uyanık kalması işlem sırasında gereklidir, böylece doktorun işlem esnasında istediği manevraları yapabilir.
Daha sonra ultrason yardımıyla yeri tespit edilen varisli damara ince bir iğne ile giriş yapılır. Damar içine kateter ve lazer fiberi (lazer enerjisini damar içine götürecek olan kablo) yerleştirilir. Bu işlemin tamamı ultrason ile kontrol edilerek fiberin yanlış bir yere girmesi önlenir. Aynı şekilde fiberin doğru yere kadar yerleştirildiği de ultrasonla tespit edilir.
Daha sonra enerji verilecek damarın çevresindeki dokuların verilen enerji dolayısıyla yanmaması için damarla çevresindeki zar arasına tümesan anestezi verilir. Bu, daha çok serum ve lokal anestezi içerir. Hem ağrıyı önler hem de işlem esnasında damar çevresine su yastığı yaparak çevre dokunun yanmasını önler.
Bütün bu işlemler yapıldıktan sonra lazer fiberine enerji verilir ve damarın içi yakılarak yavaş yavaş dışarı çekilir. Çekilen fiberin etkisiyle damar, iç yüzeyine doğru yapışarak kapanır. Böylece lazerle varis tedavisi tamamlanmış olur. Hasta 1 saatlik işlem sonrasında yürüyerek evine gider ve ertesi gün işe de gidebilir.
Varis tedavisi köpük ile tedavi edilmeye başlanmıştır. Özellikle son yıllarda çok sık kullanılan bir tedavi yöntemi olmuştur. Köpükle varis tedavisi yöntemidir. Bu yöntem kılcal damar varisleri ve orta genişlikteki varisli damarlara uygulanır.
Köpük tedavisi sırasında aterosiklerol isimli ilaç, özel aletler yardımıyla köpürtülerek varisli damar içine uygulanır. Bu ilaç, özelliği itibariyle damar iç yüzünü yakarak ince damarlarda lazerle varis tedavisindeki etkiyi yaratır.
Damar ilacın etkisiyle yandıktan sonra hastalıklı damardaki dolaşım durur ve sonra da tamamen kapanır. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi varisli damar doğru yönde akışı sağlayamadığı için kapatılmasından başka yol olmadığı için temelde tüm tedavilerde varisli damarın kapatılması hedeflenir. Böylece derindeki sağlıklı damarların iş yükü de azalır. Köpük tedavisi lazerle varis tedavisi sonrasında tamamlayıcı tedavi olarak uygulanabilir.
Köpük tedavisi sırasında hasta ilacın yakması nedeniyle hafif bir ağrı hissedebilir. Tedavi çok kısa sürer ve hasta konforu açısından son derece iyi bir tedavi yöntemidir. Tedavi sonrasında hasta hemen yürüyerek işine evine ya da spora gidebilir. Hayata kaldığı yerden devam edebilir.
Kılcal varis tedavisi için kullanılan bu tedavi yöntemi hakkında daha ayrıntılı bilgiye internet sitemizden ve 0312 224 13 14 numaralı telefonu arayarak sahip olabilirsiniz.
Özellikle örümcek ağı gibi çok ince olan ve cilt yüzeyinden görünen kılcal varislere uygulanan bir tedavi yöntemidir. Bu tedavi yönteminde aterosiklerol isimli ilaç köpürtülmeden doğrudan damar içine uygulanır.
Ayak bileklerinde ve ayak yüzeyinde oluşan kırmızı renkli çok ince kılcal damarların tedavisinde sıvı skleroterapi uygulaması son derece başarılı sonuç vermektedir. Sıvı skleroterapide uygulanan ilaç aynı olmasına rağmen ilacın çözünürlük oranı farklı olarak kullanılır.
Ayak bileğinde, bacaklarda ya da ayak yüzeyinde görülen kılcal varislerin sıvı skleroterapi ya da köpük tedavisi ile doğrudan tedavi edilmesi doğru değildir.
Tedavi öncesinde bu kılcal varislerin neden oluştuğunun araştırılması, altta yatan temel nedenin ne olduğunun tespit edilmesi gerekir. Bunun için detaylı şekilde varis muayenesi yapılmalıdır. Ayrıca varis muayenesi esnasında Ayakta Bilateral Venöz Renkli Doppler Ultrason eşliğinde venöz haritalamanın yapılması gerekir.
Burada ağrısız varis tedavisi yöntemlerinden bir kaçına değindik ancak lazerle varis tedavisine alternatif olarak kullanılan diğer varis tedavisi yöntemleri ise buharla varis tedavisi, radyofrekansla varis tedavisi gibi yöntemlerdir. Tüm bu tedavi yöntemlerinin ortak özelliği; damar içine ısı enerjisi vererek damarın iç yüzeyini yakılmasıdır.
Sonuç olarak yapıştırıcı sürülmüş yüzey gibi damarın kapanması sağlanır. Buharla varis tedavisinde damar içine yüksek sıcaklıkta buhar uygulanırken, radyofrekansla varis tedavisinde de damar içine radyofrekans enerjisi ile ısı verilmektedir.
Varis tedavisi sülük ile tedavi edilemez. Genişlemiş ve içerisinde kirli kan bulunan bu damarların içindeki kirli kanın boşaltılması varisin tedavisine hiçbir yardım sağlamaz.
Aksine varis dolayısıyla hassaslaşmış olan bölgede yaraları oluşmasını ve iyileşmemesine neden olur. Ayrıca sülük steril bir canlı olmadığı için pekçok hastalığın bulaşmasına da neden olabileceği için asla tercih edilmemelidir. Sülükle varis tedavisi ve sakıncaları hakkında daha ayrıntılı bilgiye varis tedavisi sülük isimli yazımızı incelemenizi tavsiye ederim.
Varis tedavisi geçmişte kalp damar cerrahları tarafından takip edilen ve ameliyat edilen bir hastalıktı. Ancak girişimsel radyoloji uzmanları tarafından geliştirilen lazerle varis tedavisi ve köpük tedavisi gibi yöntemler sayesinde artık bu hastalık ameliyatsız olarak girişimsel radyoloji uzmanları tarafından tedavi edilmeye başlanmıştır. Varis tedavisi hangi doktor bakar sorusuna çok sık muhatap olan bizler artık kolaylıkla girişimsel radyoloji uzmanları bakar diyebiliyoruz.
Varis hastalığı bacak toplardamarlarında oluşan bir sağlık sorunu olması nedeniyle kalp damar cerrahları tarafından incelenmekte idi. Fakat gelişen teknoloji ve tıpta gelişen yöntemler varis hastalığını girişimsel radyolojinin alanına sokmuştur.
Varis sorunu yaşayan kişilerin bacaklarındaki varisin muayenesi için hastaneye gittiklerinde damarların ayrıntılı olarak incelenmesi için radyoloji birimine yönlendirildiği bilinen bir gerçektir.
Varis hastalığının teşhisi için yapılması gereken renkli doppler ultrason işlemini radyoloji uzmanı doktorlar yapmakta ve hazırladıkları raporlar kalp damar cerrahı doktorların yapacakları ameliyat için önemil bir veri olmaktadır. Ancak gelişen tedavi yöntemleri bu hastalığın tedavisinde kalp damar cerrahlarının yanı sıra girişimsel radyoloji uzmanı doktorların da tedavide yer almasına neden olmuştur.
Özellikle AMELİYATSIZ VARİS TEDAVİSİ yöntemlerinden olan EVLA (lazerle varis tedavisi) yönteminin girişimsel radyoloji uzmanları tarafından geliştirilmesinden sonra bu hastalığın tedavisinde radyologlar önemli yer almaya başlamıştır. Dünyada son yıllarda varis tedavisi için girişimsel radyoloji uzmanlarının yaptığı ameliyatsız varis tedavisi yöntemleri ameliyatın yerini almıştır.
Varis muayenesi nedir? Bu tetkik tek başına gözle yapılabilen bir kontrol değildir, kompleks bir işlemdir.
Varis, bacaktaki toplardamarların genişlemesi, kanı yukarıya yani kalbe götürememesi dolayısıyla görevini yapamaması sonucu gelişir. Toplardamarda kirli kanın birikmesine bağlı olarak damarlar belirginleşir, mavi-mor damarlar ve kılcal damarlar oluşur. Bazen bu damarlarda pıhtı gelişebilir, bunun sonucunda damarlar sertleşir ve ağrı oluşur. Bunların yanı sıra bacakta biriken kirli kan sonucunda bacakta uyuşma, yanma ve ilerledikçe ısı artışına meydana gelir. Varis Muayenesi bu belirtilerin görüldüğü hastalarda yapılabilir.
Varis muayenesinin yapıldığı sırasında gözle muayene ile damarların yoğunluğu ve tipi, bacakta kızarıklık olup olmadığı değerlendirilir. Varis muayenesi sırasında elle muayene ile damarların sertlikleri incelenir, ısı artışı olup olmadığı değerlendirilir.
Varis hastalığının teşhisi için en önemli olan hastalığın sınıflandırılması, varisin derecelendirilmesi, varisli damarın hangi damarlarla ilişkili olduğunun anlaşılmasıdır. Bunlar; iyi bir varis muayenesinin ve muayeneye eşlik eden Ayakta Bilateral Venöz Doppler US nin yapılması ile değerlendirilebilir. Muayene sırasında Doppler US ve sonrasında yapılan venöz haritalama oldukça önemlidir. Varis muayenesi sırasında ısı artışı olması ya da damarlarda ele gelen sertlik, hastaya yapılacak müdahalenin daha hızlı yapılması gerektiğini düşündürür.
Varis tedavisi esnasında en fazla çekinilen konulardan biri tedavinin ağrılı olup olmadığıdır. Kılcal varislerin köpük tedavisi (skleroterapi) ile tedavisi çok az ağrı yapabilir. Ancak köpük tedavisi dışındaki varis tedavi yöntemlerinde, ağrı kesme yöntemi kullanılmazsa (anestezi ve femoral blok) tedavi ağrılı olabilir.
Varis tedavisi sırasında hastalar normal şartlarda hiç bir şekilde ağrı hissetmemesi için gereken hazırlık yapılmalıdır. Lazerle varis tedavisi ya da köpük tedavisinin ağrılı olduğunu bildiren hastalar vardır. Uygun ağrı kesme yöntemleri kullanıldığında varis tedavisinin hiç birinde ağrı hissedilmez. Tedavi işlemi sırasında sohbet edilebilir, kitap okunabilir ya da müzik dinlenebilir. Bazı hastalarımız işlemi hatırlamak istemeyebilir. Bu durumda genel anestezi kullanmadan, daha basit yöntemlerle hastalarımız kolaylıkla uyutulabilir.
Varis Tedavisinin Riskleri Nelerdir sorusuna karşı verilecek cevaplar çeşitli olmakla birlikte özellikle Lazerle varis tedavisi sırasında oluşabilecek riskler;
Lazerle varis tedavisinden sonra, işlem yapılan damar boyunca damar çevresinde çeşitli oluşumlar meydana gelebilir. Meydana gelen bu sıkıntılar tamamen geçici olup hastadan hastaya değişmekle birlikte bu riskler farklılık gösterir.
Varis tedavisinin riskleri;
gibi sıkıntılar olmakla birlikte bu durum herhangi bir risk yaratmaz. Zamana bağlı olarak geçer. Tedavisi sırasında ve sonrası damarda pıhtı oluşumu ve bu pıhtının akciğere ulaşması da istatistik olarak çok düşüktür. Bu olasılık ameliyatta daha yüksek kabul edilmektedir.
Varis tedavisi, insana uygulanan tüm işlemlerde olduğu gibi belli Varis Tedavisi Riskleri taşımaktadır. Bu riskler ister köpük tedavisinde ister lazer tedavisinde belirli ölçüde bulunmaktadır.
Ancak bahsi geçen varis tedavisi yöntemlerinin her ikisi de cerrahi yöntemlere göre çok daha az risklidir. Zira işlem esnasında cerrahi uygulamaya göre çok daha az girişim gerçekleşir.
Lazerle ya da Radyofrekans ile varis tedavisi sonrasında işlem yapılan damarın çevresinde ağrı, kızarıklık, morarma ve hafif şişlik görülebilir. Ancak bu belirtiler her hangi risk taşımaz. Zamanla düzelir.
Lazer tedavisi ve Radyofrekans tedavisi bacak ön yüzünde diz altına da yapılırsa uyuşukluk, karıncalanma ve hissizlik oluşabilir. Bu belirtilerin geçmesi 3-6 ay ve nadiren daha uzun sürebilir. Kişiye zarar vermez. Lazer varis tedavisi esnasında ve sonrası damarda pıhtılaşması ve akciğere atması bilimsel olarak son derece seyrek görülmektedir. Bu tedavi dışında ameliyatta da aynı risk vardır.
Skleroterapi uygulanan kılcal, orta boy ya da büyük varislerde %10 oranda (on kişide bir) kahverengi bir lekelenme oluşabilir. Bu durum tamamen geçici olup, ancak vücudun bunu geçirmesi bazı kişilerde hızlı bazı kişilerde yavaş olur ve bazen birkaç ay sürebilir.
Skleroterapi esnasında kullanılan ilaç yakıcı bir ilaçtır. Köpük şeklinde uygulandığında daha da etkili olur. Varisli damara verilen bu ilaç bazen iğne giriş deliğinden çıkarak deride küçük yaraların oluşmasına sebep olabilir. Çok sık görülmez (%1 civarı). Genel olarak varis tedavisi sonrası izlenen sorunlar geçicidir ve zamanla kendiliğinden ortadan kaybolur.
Hamilelikte olan kilo ve basınç artışı sebebiyle bacaklarda varis oluşabilmektedir. Varisler, hamilelik süresince görüntü olarak rahatsız ettiği gibi ağırlık hissi, kaşıntı, ağrı, yanma, kramp gibi şikâyetlere de neden olmaktadır.
Hamilelik süresince karın içinde basınç artışı sürdüğünden ve asıl mesele evladınızın sağlam ve hastalıksız olarak dünyaya gelmesi olduğundan bu problemler önemsenmemekte ama evladınızı elinize aldıktan ve hastalıksız olduğunu gördükten sonra kendi şikayetleriniz ön plana çıkmaktadır.
Varisleri olan bir anne gelince;
Yapılacak tedavilere göre açıklarsak;
EVLA sırasında;
Köpük tedavisi sırasında;
Yani hem kullanılan ilaçlar süte geçmez, hem de anne bebeğinden uzun süre ayrı kalmamış olur.
Emzirme dönemi, annelerinin bebekleriyle ilgilendiği kadar kendileriyle de ilgilendikleri bir dönem olabilir. Bebeğinizi mutlu etmek ne kadar önemliyse kendinizi mutlu etmeniz de o kadar önemli.
Mutlu anne= Mutlu bebek. Sağlıklı ve mutlu günler diliyorum...
Varis Nasıl Tedavi Edilir ? Varis genel olarak bir toplardamar hastalığı olduğundan bu hastalığın tedavisi geçmişte hastalıklı damarın ameliyat ile vücut dışına koparılarak çıkarılması olarak kabul ediliyordu.
Ancak gelişen teknoloji ve tıbbın bu teknolojiyi kullanmaya başlamasıyla beraber varis nasıl tedavi edilir sorusu tekrar sorulmaya başlandı. Varis hastalığının tedavisinde ameliyat yöntemi artık terk edildi. Bunun yerine varisli damarı ameliyat ile vücudun dışına çıkarmak yerine damarı olduğu yerde kapatmak tercih edildi.
Variste tedavisinde ameliyatsız varis tedavisi yöntemi olan lazer le varis tedavisi yöntemi ilk kez 1999 yılında Amerikalı bir Girişimsel Radyoloji uzmanı tarafından bulmuş ve kullanmıştır. Bu sayede ameliyatsız varis tedavisi dönemi başlamıştır. Aradan geçen dönemde her geçen gün yeni bir teknik girişimsel radyoloji uzmanları tarafından uygulanmaya başlanmış ve ameliyatsız varis tedavisine girişimsel radyoloji hakim olmuştur.
Kullanılan tüm yöntemlerin ortak özelliği ultrason yardımıyla tespit edilen yerden damar içine iğne deliği kadar bir yerden girişim yapılması yine ultrason yardımıyla damar çevresinin yanmasının önlenmesi için sıvı ile yastıklanmasından sonra damar içine uygulanan ısı ya da ilaç ile damarın bir daha açılmayacak şekilde kapatılması şeklinde ifade edilebilir.
Varis nasıl tedavi edilir sorusunun ilk cevabı olan; Lazer, Buhar yada Radyofrekans yönteminde damar içine gönderilen malzeme damar içini yakar böylece damar yapışır ve bir daha açılmaz. Yapılan bu işlem de ameliyat ile damarın dışarıya alınması ile aynı sonucu yani kan akışını durduran bir işlemdir.
Varis nasıl tedavi edilir sorusunun ikinci cevabı olan; Köpük ve skleroterapi de ise damar içine verilen ilaç damar içinde damar cidarında yaptığı tahribattan sonra damarın yapışarak kapanmasına daha sonra da ortadan kalkmasına olanak vermektedir.
Bir damar hastalığı olan varis, eskiden beri Kalp Damar Cerrahisi doktorları tarafından takip edilmiş ve tedavi için varisli damarlar ameliyathane ortamında narkoz altında koparılarak bacaktan çıkarılmış ve bu şekilde tedavi edilmeye çalışılmıştır. Ancak damarın çıkarılma şeklinden dolayı bacakta kanamalar olmakta ve iyileşme süresi uzun, ağrılı ve uzun süre kanamalı olmuştur. Bu nedenle pek çok varis hastası varis ameliyatından korkmuş ve varisin tedavisinden kaçınmıştır.
2000’li yılların başından itibaren lazer teknolojisi tıp alanında da kullanılmaya başlandı. Bu teknolojik gelişim sayesinde varis hastalığının tedavisinde de lazer kullanılmaya başlandı.
Temel olarak varisin tedavisinde amaç;
Artık çalışmayan ve kirli kanı bacağın aşağılarına kaçıran hastalıklı toplardamardaki kan akışının durdurulmasıdır. Kanı kalbe doğru taşıması gereken damar kirli kanın aşağı doğru akışına izin verdiği için ya ameliyatla çıkarılmalı ya da içten yakılarak yapıştırılmalı ve kapatılmalıdır. Her iki tedavide de amaç hastalıklı damarın yok edilmesi ile gerçekleştirilir. Lazerle varis tedavisi sırasında hastaya narkoz verilerek hasta uyutulmaz, sadece bacak uyuşturulur. Bu tedavi yönteminde hasta tedaviye yürüyerek gelir, kendisine yapılan işlemi izler ve yürüyerek evine gider. Hatta ertesi gün işe gitmesi de mümkün olur. Lazerle yapılan varis tedavisi son derece konforlu, hızlı, ağrısız ve sağlıklıdır.
Lazerle kapatılan damar ile birlikte bu damara bağlı bulunan ancak lazer ile tedavi edilemeyecek büyüklükteki damarlara köpük tedavisi (skleroterapi) uygulanır. Böylece hastanın tedavisi bir bütün halinde ele alınarak tamamlanır.
Radyoloji Uzmanı Dr. Rengin Türkgüler, varis kremlerinin ağrıları anlık yok ettiğini belirtirken, merak edilen birçok soruya da cevapladı! ‘’Varis kremi işe yarar mı?’’
İyice bir düşünün! Cildin üstüne süreceğiniz bir krem, cildin altındaki genişlemiş bir damarı nasıl daraltabilir? Damardaki kirli kan göllenmesini, damarlardaki kıvrılma ve genişlemeyi düzeltmesi mümkün müdür? Varis, kremle tedavi edilebilir mi? Hayır, varis kremle tedavi edilemez! Edilemez, edilebilseydi eğer Girişimsel Radyoloji Uzmanları reçeteye varis kremi yazarlardı.
EVLA (lazer tedavisi),Skleroterapi gibi teknolojilerin gelişmesine gerek kalmazdı. Krem ne işe yarar? Tedavi edemez ancak ne işe yarar bir bakalım. Güvendiğiniz markalardan alırsanız ağrı, sızlama ve yanma gibi sorunların anlık olarak giderilmesini sağlayabilir. Şu söylenebilir! Sürüldüğünde anlık rahatlama sağlayabilir ancak birkaç saat sonra o rahatlığınız yerini huzursuzluğa bırakabilir. Çatıda bir hasar varsa yağmurda yerleri kurulamak geçici olarak çözüm gibi görünebilir. Ancak çatıdaki hasarı onarmadan yerleri kurularsanız her yağmur yağdığında yerler yeniden ıslanır. Yani varisli damarları tedavi etmediğiniz sürece üstten süreceğiniz şeyler geçici rahatlama dışında bir çözüm sağlamaz.
Varis tedavisi olan tüm hastaların akıllarından aynı soru geçer. Varis tedavisi sonrasında tekrarlar mı?
Tekrarlama riski oldukça düşüktür.
Varis genetik yatkınlık ile ortaya çıkan bir hastalık olduğu için varisin tekrarlama ihtimali her zaman mümkündür. Ayrıca uzun süre ayakta kalmayı gerektiren bir işin yapılmaya devam edilmesi (garsonluk gibi) hormonal bozuklukların devam etmesi de varisin tekrarlamasına neden olabilir.
Tüm bunlara rağmen varis tedavisi sonrasında varisin tekrarlama ihtimali oldukça azdır.
Varis hastalığı nedeniyle tedavi olmuş bir kişinin tedavi ihtiyacı olmayan kişilere göre bu hastalığa daha yatkın olduğu şüphesizdir. Bu nedenle her ne kadar tedavi olunmuş olsa da tedavi edilmemiş olan diğer toplardamarların varis olma ihtimali vardır. Bu nedenle tedavi olan kişilerin kendilerini bu hastalıktan korumak için gerekli önlemleri almaları ve olabildiğince ayakta uzun süre durmamaya çalışması gerekir.
Varisin tedavisi nasıl yapılır sorusuna iki tane cevap verilebilir. Biri varis ameliyatı ile diğeri ise ameliyatsız varis tedavi yöntemleriyle şeklindedir.
Biz burada ameliyatsız varis tedavisi yöntemlerinden bahsedeceğiz. Gelişen teknoloji sayesinde varis tedavisi ameliyatsız şekilde halledilebiliyor.
Varis ameliyatında ile damar vücut dışına çıkarılır. Ameliyatsız varis tedavisinde ise ameliyat ile çıkarılacak damar lazerle veya ilaç ile yakılarak kapatılır. Ameliyat ile bacak dışına çıkarılmak yerine lazer enerjisi kullanılarak bacağın içinde bırakılmasına rağmen güvenli biçimde yakılmaktadır. Böylece bacaklarda cerrahi işlem yapılmadan ve ağrı hissedilmeden damarların lokal anestezi ile yakılarak kapatılması ile tedavi gerçekleştirilir.
Lazerle varis tedavisi : Varisli damarın kapatılması için kullanılan en yüksek teknoloji içeren varis tedavisi yöntemidir. Bu yöntemde lazer fiberi damarın içine yerleştirilir ve damarın içi lazer enerjisi ile yakılarak kapatılır. Lazer enerjisi damarın içine uygulandığında damarın içi plastik bir hortum gibi büzüşerek yapışır. Böylece damar içindeki kan akımı durur. Böylece sağlıklı toplardamarın işini yapması sağlanmış olur.
Köpükle Varis Tedavisi : Genellikle lazerle varis tedavisi ile tedavi edilemeyecek kadar dar olan damarlara uygulanan varis tedavisi yöntemidir. Bu yöntemde aterosklerol isimli ilaç özel işlemle köpürtülür ve çok ince iğneler yardımıyla varisli damarın içine verilir. Bu ilaç niteliği itibariyle damar içine etki ederek damarın yapışarak kapanmasına neden olmaktadır. Böylece varisli damardan kurtulmuş olunur.
Skleroterapi : Köpük tedavisinde kullanılan ilacın köpürtülmeden kullanılması suretiyle kapatılmasıdır. Bu tedavi yönteminde de aslında damar içten yakılmakta ancak bu kez lazer yerine damar içine verilen kimyasal ilaçlar ile damar yakılarak kapatılmaktadır. Skleroterapi en ince kılcal damarların tedavisinde kullanılmaktadır. Skleroterapi köpük tedavisinin uygulanamayacağı kadar ince kılcalların kapatılmasında en başarılı sonucu vermektedir.
Yukarıda anlatılan varis tedavisi yöntemlerinin her birinde prensip aynıdır. Varisli damarın kapatılması. Tedavi yöntemlerinin tamamında işlem ağrısızdır. Tedavi sonrasında hastaların seyahat engeli olmaz. Varisli damar ameliyatsız, ağrısız lazerle ve köpükle varis tedavisi yapılır.
Varis Muayenesi Sadece gözle yapılan kontrol zannedilir. Ancak varisin muayenesinde gözle yapılan kontrol dışında aşağıdaki işlemler de yapılmalıdır.
Ayakta yapılan doppler ultrasonun amacı; bacak toplar damarındaki genişlemenin çapını belirlemek ve uygulanacak tedavi yöntemini seçmektir. Varis muayenesinin devamında hasta sedyeye uzatılıp ışık altında ince kılcal damarlar değerlendirilir. Böylece kılcal damar varislerine uygulanacak tedavinin seans miktarı belirlenir.
Özet olarak varis muayenesi sadece görsel bir muayene olmamalıdır. Varis muayenesinin yapılması sırasında aynı zamanda dokunarak bacaktaki ısı artışı tespit edilmeli ayakta doppler ultrason ile varis muayenesi tamamlanmalıdır.
Renkli doppler ultrason olmadan varis muayene edilemez. Yapılsa bile varis muayenesinin eksik kaldığı düşünülün. Zira muayene sırasında daha sonra yapılacak olan varis tedavisine rehber olmak üzere venöz haritalama yapılır. Venöz haritalama bacakta bulunan varisli toplardamarların nerede bulunduğunun tespiti için kullanılır. Varis tedavisi sırasında bu haritalama dikkate alınarak tedavi planlanır ve yapılır.
Varis İçin Yapılması Gereken Hareketler için söylenecek ilk şey; Varis hastalarının bu hastalık karşısında yapabilecekleri tedaviye yönelik bir hareket yoktur şeklinde olacaktır. Ancak yapılacak hareketler varis hastalığının getirdiği ağrı ve benzeri sıkıntıları hafifletmek için kullanılabilir. Varis bacaklardaki toplardamarların görevini yapmamasından kaynaklanan bir hastalık olduğu için bacaklarda kirli kan birikmesi olur. O nedenle varis hastalarının bacak kaslarını güçlendirecek hareketler yapması tavsiye edilir.
Bunun yanı sıra varis hastalarının dinlenme süresi içinde ayaklarını kalp seviyesinin üstünde tutması bacaklarda biriken kanın kalbe ulaşmasını kolaylaştıracağından kramp ve kaşıntı gibi yakınmaları hafifletebilir.
Varis için yapılması gereken hareketler sorusuna verilecek en iyi cevap aslında varis hastalığının tedavi ettirilmesidir.
Varis tedavisi için benimsenmiş en gelişmiş yöntemler lazerle varis tedavisi ve köpük tedavisidir. Bu yöntemlerden herhangi biriyle yapılacak tedavi sayesinde sağlığınıza kavuşabilir. Estetik kaygılarınızın sona ermesini sağlayabilirsiniz. Aslında Varis İçin Yapılması Gereken Hareketler sorusuna verilecek başka bir kısa cevap ise ne yaparsanız yapın hareketsiz yaşamdan uzak durum olmaktadır.
Varis tedavisi olan hastaların sıklıkla sorduğu sorulardan biri Varis Tekrarlarsa Ne Yapılır?
Varis tedavisi sonrasında tedavi edilen damarlarda varisin tekrarlaması mümkün değildir. Ancak bacakta bulunan diğer toplardamarlarda ve varis bulunmayan başka kılcal damarlarda varis oluşması mümkündür.
Aslında bu durum varisin tekrarlaması olarak kabul edilmez. Zira varis oluşmuş olan damar tedavi edilmiş ve kapatılmıştır. Kapatılan damarın yeniden açılması mümkün değildir. Ancak daha önce varis bulunmayan bir damarın varis olmasını önlemek mümkün değildir. Varis tekrarlarsa bunun asıl sebebi tedavi edilen damar değildir.
Böyle bir durumun ortaya çıkması halinde varis oluşan damarlara da daha önce yapıldığı gibi varis tedavisi uygulanması gereklidir. Varis tedavisinin uygulanmamasının riskleri yeni oluşan varisler için de vardır.
Endo venöz lazer ablasyon ile yani iç varislerin lazerle yakılarak kapatılması sonrasında aynı damarın tekrar varis olması ya da açılması mümkün olmadığından bir bacağa lazerle varis tedavisi uygulandıktan sonra aynı bacakta yeniden EVLA yapılması gerekmez. Ancak oluşabilecek kılcal varislerin tedavisi için köpük tedavisi ya da skleroterapi yapılması gerekebilir. Varis tekrarlarsa bu yöntemlerden hangisine başvurulacağını muayene sonucunda doktor tarafından belirlenir.
Aşırı hareketsiz yaşayan, birden fazla doğum yapmış olan sürekli olarak ayakta durmak zorunda kalan ve kalıtımsal faktörler nedeniyle tehdit alında olan kişilerde görülebilen varis rahatsızlığı aslında tedavisi son derece basit olan ve ağrısız bir şekilde halledilebilecek olan bir rahatsızlık türüdür. Genel olarak bayanlarda görülme olasılığı fazla olan ve bayanlarında görüntü açısından rahatsızlık duyduğu ve bir an önce çözümlenmesini istediği bu rahatsızlık; Bu rahatsızlıkla karşılaşan kişilerin ilk sorduğu soru Kılcal Varis Nasıl Tedavi Edilir? dir. Varis çoğu kişinin yaşam kalitelerini olumsuz olarak etkileyen ve onları müşkül duruma sokan bir rahatsızlıktır. Çoğu zaman ağrılarla kendini belli etmeyen sadece görüntü açısından rahatsızlıklara neden olan ve hastaların da bu nedenle tedavi edilmesini istediği bu rahatsızlık müdahale edilmediği taktirde büyük sorun ve sıkıntılara neden olabilmektedir.
Varisler bünyeden bünyeden bünyeye farklılık göstermekle birlikte birden fazla türde ve çeşitte bulunabilen bir dolaşım bozukluğudur. Kılcal damar varisi, orta boy varis, büyük boy varis, karma varis ve iç varis olmak üzere birbirinden farklı beş çeşidi vardır. Bunlardan en tehlikeli olanı ve kendini en belli etmeden oluşum göstereni iç varis oluşumudur.
İç varis, derin toplardamarların içerisinde seyreden ve hastaların genel olarak farkına varmadıkları ve sonucu ölümlere kadar gidebilen bir rahatsızlık çeşididir. Derin toplardamarların içerisindeki kan dolaşımının; kalıtımsal ya da çevresel veya her iki ihtimalle de sekteye uğraması ve damarlarda kan birikmesinin ardından pıhtı oluşması ile seyreden bir rahatsızlıktır. Bu rahatsızlık çoğu zaman pıhtı oluşumlarının kendiliğinden eriyerek kaybolması sonucunda kendiliğinden kısa bir süreliğine de olsa ortadan kalkabilmektedir. Ancak sık sık bu pıhtı ve çözülme durumlarının tekrar etmesi sonucunda ana toplardamarlar da bulunan kapakçıkların bozulması, damarlarda daralmaların meydana gelmesi ve pıhtı şeklinde bulunan kanların parçalanarak dolaşıma katılması ve akciğere giden damarlardan bir tanesini ya da birden fazlasını tıkaması sonucunda ölümlerle sonuçlanabilir.
Bacakların arka kısımlarında gözle hafiften de olsa fark edilebilen çıkıntılarla kendisini belli eden ve genellikle yeşilimsi bir görüntü çizen bu varis çeşidin de hasta ağrılı şikayetlerle karşılaşmayabilir. Özellikle erkek hastaların ağrı oluşumu gerçekleşmediği zaman bu tür varislere müdahale isteminde bulunmadıkları bilinmektedir. Fakat bu durum ilerleyen zamanlarda ciddi sağlık sorunlarına neden olabilecek nitelikler doğurabilir. Zira varis asla ihmal edilmemesi gereken bir rahatsızlıktır. Kan bizim yaşamamıza olanak sağlayan bir sıvıdır. İçerisinde su, yiyecek ve aynı zamanda mineral, vitamin ve antikor taşıyan bir yapıdır. Bu yapının yuvaları yani damarları içerisinde gerektiği gibi dolaşım sağlayamaması gibi durumlar nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşanabilir.
Bayan hastaların orta boy varislerden daha çok rahatsızlık duydukları ve tedavi istemiyle doktorların kapılarını çaldıkları bilinmektedir. Bazı durumlarda ağrılı bir şekilde seyredebilen varis oluşumu yaşam kalitesini düşürdüğü için rahatsızlık edici boyutlara ulaşabilir. Ancak bu varislerin de tedavisi mümkündür. Üstelik orta boy varislerin tedavi edildikten sonraki dönemlerde tekrar etmedikleri ve çok çok nadiren tekrarlarının yaşandıkları bilinmektedir.
Bacakların hem arka hem de ön yüzeylerinde 3 milimetreden fazla bir şekilde meydana gelen ve gözle görülebilir olan bir toplardamar genişlemesi rahatsızlığıdır. Bu rahatsızlık çeşidi yanı bu varis, doktorlar tarafından müdahale edilmesi mecburi olarak nitelendirilen bir varis çeşididir. Büyük boy varislerin asıl problem yaratan yanı; ana toplardamarların içerisinde bulunan kapakçıkların bozulmasıdır. Bu kapakçıklar bozulduğu için; damarların içerisine gereğinden fazla basınç uygulanmaktadır. Bu da damarların genişlemesine ve ardından da ağrılı süreçlerin meydana gelmesine neden olmaktadır. Hastalığın tedavi edilmesinde kullanılacak olan yöntem RF olarak adlandırılır. Buradaki amaç cerrahi bir yöntem kullanılmadan damarın içerisindeki genişlemeyi ortadan kaldırmaktır ve genişleyen damarın içerinse ısıl işlemi uygulayarak bu damarın iptalinin sağlanmasıdır. Damara ısı verilerek büzülmesi ve küçülmesi ardından da yok edilmesi amaçlanmaktadır. Bu işlem için herhangi bir cerrahi kesi uygulanmamaktadır. Kişilerin hastane de yatmasına gerek yoktur. Aynı gün içerisinde uygulama gerçekleştirilip hasta evine yolcu edilebilir ve hasta yürüyerek evine kolaylıkla gidebilir.
Bu tedavi işlemi esnasında hastaya herhangi bir uyuşturucu ya da uyutucu verilmesine gerek yoktur. İşlem tamamen acısız ve ağrısız olarak gerçekleştirilmektedir. Her bir damarın tedavisi ortalama olarak 15 dakika gibi kısa bir sürede tamamlanmaktadır. Dikkat edilmesi gereken tek husus ise işlem tamamlandıktan sonra gerçekleşebilecek olan hafif bir ağrı oluşumudur. Bu da kısa bir süre içerisinde ortadan kalkacaktır.
Kılcal boy varisler genel olarak bayanların korkulu rüyası olan varis çeşidinin başında gelmektedir. Bacakların arka kısımlarında meydana gelen ve rengi morumsu bir kırmızıya çalan bayanların etek giymelerine mani olan bu rahatsızlığın tedavisi mümkündür. Genel olarak uzun süre yüksek topuklu ayakkabılarla ayakta durmak zorunda olan bayanlarda, aşırı hareketsizlikle boğuşan ve yaşam şeklini dönüştüremeyen obezite hastalarında, kalıtımsal faktörlerim mağduru olarak bu hastalıkla cebelleşen kişilerde ve bazen de daha farklı durumlarda bu rahatsızlık kendisini gösterebilmektedir.
Kılcal Varis Nasıl Tedavi Edilir sorusuna bazı durumlarda kılcal damar varislerinin özellikle de erkeklerde, yüz bölgesinde görüldüğü bilinmektedir. Bu durum genel olarak alkolü aşırı derecede kullanan erkeklerde rastlanılan bir durum niteliğindedir. Bu yüz bölgesinde bulunan varisler genellikle estetisyenler tarafından ortadan kaldırılmaktadır. Kılcal damar varislerinin tedavi etmenin birden fazla yolu ve yöntemi vardır. Bunlardan ilki radyofrekans yöntemi ile tedavi gerçekleştirilmesidir. Bu yöntemle 15 dakika içerisinde sizin sinirlerinizi bozan varislerden kurtulmanız mümkündür. Bu varis çeşidi tedavi edildikten sonra yeniden görülmemektedir. Radyofrekans yöntemi, damarın içerinse ısıl işlem uygulanması yoluyla damarın ortadan kaldırılması ve böylelikle de hastalığın tedavi edilmesi yöntemidir. Ağrısız ve acısız bir yöntemdir. Cerrahi nitelik taşımamaktadır, kısa sürede de halledilmektedir.
Bir diğer yöntemse lazerle kılcal damar varis tedavisi yöntemidir. Bu yöntem genellikle radyofrekans uygulaması yapılamayacak olan son derece ince damarlarda kullanılan bir yöntemdir. Bacağın üzerine hassaiyeti engelleyecek olan bir jel sürülerek hastanın rahatlatılması sağlanır. Ardından bacağın üzerine söz konusu olan rahtsız damara verilmek üzere bir lazer yansıtılır. Bu lazer, derinin altındaki kılcal damara işleyerek, varisli damarın ısıtılmasını böylelikle de damarın tahrip edilmesini sağlar. Tahrip edilen damar vücut tarafından kısa bir süre içerisinde emilir ve kılcal damar varisi ortadan kaldırılmış olur. Bu yöntemin ardından hasta hiçbir sıkıntı yaşamadan ayağa kalkabilir, hastaneye geldiği gibi evine dönebilir. Gündelik hayatına aynı şekilde devam edebilir. Uygulama sonrasında bacak yüzeyinde herhangi bir iz kalmaz ve hasta bu izler yüzünden sıkıntı yaşamaz. Korkulacak, çekinilecek bir durum yoktur. Tedavi yöntemleri son derece basit ve ağrısızdır.
Karma varisler, kişilerin aynı anda ya tüm varis çeşitlerini ya da iki adet varis çeşidini aynı anda bacağında bulundurması sonucunda meydana gelen bir dolaşım bozukluğu rahatsızlığıdır. Kılcal damar varisi diğer varislere dönüşen bir rahatsızlık değildir. İlerleyebilir, genişleyebilir ancak daha büyük olan varis çeşitlerine dönüşmez. Bu varislerin içerisinde bulunduğumuz zaman diliminde tedavisi mümkündür.
Merhaba ben daha önce varis tedavisi görmüştüm. Hamile kalınca tekrarladı. Kullanılan yöntemden çok memnun kaldım. Şimdi farklı yerde çıktı büyük bir damar. Aynı yöntemle tekrar tedavi olmak istiyorum . Geri dönüş yaparsanız çok sevinirim iyi çalışmalar.
Ayşe hanım merhabalar. Bize bırakmış olduğunuz telefon numarasından sizi arayarak detaylı bilgi verecekler. Teşekkürler, sağlıklı günler.
Benim iki bacağımdada yaygın kılcar damarlarım görsel olarak üzüyor tam olarak köpük tedavisiyle hepsi kesin silinirmi bilgi verirseniz sevinirim
Nermin hanım merhabalar.Kılcal ve orta dereceli varislerde uyguladığım skleroterapi köpük tedavisi kesin çözüm ve sonuç elde ettiğim bir tedavi yöntemidir. Emilip kaybolmaları 3-6 arasında bir zaman diliminde oluyor daha sonrasında artık görünmüyor. Daha detaylı bilgi için bize bırakmış olduğunuz telefon numarasından sizi arayacaklar. Teşekkürler.
Iki bacakta da kılcal damarlar ve sağ bacak baldır kısmında daha kabarık varislerim var görüntü olarak çok rahatsız etmeye ve ağrımaya başladı ne gibi bir tedavi uygundur ve bana maliyeti ne olur daha önemlisi bi sonuç alabilirmiyim
Merhabalar Leyla hanım. Sizi muayene etmeden kesin bir tanı koyamam maalesef. Detaylı bilgi için 0532 385 31 93 numaralı hattımızı ararsanız size yardımcı olacaklardır. Teşekkürler.
Hocam merhabalar. varis tedavisi Ankara da mı yapılıyor ben Konya'da olduğum için gelmek istiyorum. Ben bundan 7 ay önce iş kazası geçirdim ve sağ ayağıma fayanslar düştü. Ondan sonra bacağımda çok fazla ağrı ve ince damarlar çıkmaya başladı kaşıntılarım da oluyor. Bana randevu ve fiyat bilgisi verir misiniz ?
Hakan bey merhabalar öncelikle geçmiş olsun. Fiyat bilgisi ve randevu için sizi bize bırakmış olduğunuz telefon numarasından arayacaklardır. Teşekkürler.
Rengin hocam merhabalar, Benim bacaklarımda yaklaşık 10 yıldır varisler var. Kimisi kılcal ama diz arkamda baya büyük bir damarım var. Çok fazla acı çekiyorum ve ağrılar uyutmayacak derecede beni yoruyor. Öncelikle muayenehane nerede. Ankara varis tedavisi yapan doktor olarak siz çıktınız. Eğer Ankara'daysanız muayene için sizden randevu talep edecektim. Hasta yorumlarınız olsun tedavi sonralarınız olsun çok hoşuma gitti.Geri dönüş yaparsanız çok mutlu olurum.
Aynur hanım merhabalar. Öncelikle geçmiş olsun. Varis tedavisini Ankara da kliniğimde yapıyorum. Kolay ve sağlıklı tedavi yöntemleri sayesinde 10 yıl boyunca çektiğiniz problemlerinizden kurtulmanız çok kolay olacaktır. Randevu için sizi bize bırakmış olduğunuz telefon numarasından arayacaklar. Teşekkürlerimi sunarım.
Ankara kılcal damar tedavisi merkezleri arasında yaptığım araştırmada internette sizi buldum. Bu tedaviyi yaptırmak istiyorum. Acaba bu tedavi için ne kadar zaman ayırmam gerekir. Teşekkürler
Esin hanım merhabalar. Sizi muayene etmeden,doppler ultrason çekmeden buradan herhangi bir tedavi süresi söyleyemiyorum. Bir günde de bitebilir en fazla dört günü de bulabilir. Bu sizin varislerinize bağlıdır. Muayeneden sonra bunlar net olarak belirlenir. Teşekkürler.
hocam merhaba ben uzun zamandır futbol oynuyorum. ancak maçın belli bir bölümünden sonra sağ bacağımda hafif ağrı ve uyuşukluk oluyor. beyin cerrahi omirilik için emar yaptırdı. hiçbir şey çıkmadı. benim bacağım çok koştuğum zaman uyuşuyor. acaba varis olabilir mi?
Emre bey öncelikle geçmiş olsun.Maalesef sizi muayene etmeden buradan bir şey demem çok zor.Varislerin sebep olduğu bir problem de olabilir. En kısa zamanda muayene olmanızı öneririm. 0532 385 31 93 numaralı telefon numaramızdan bize ulaşabilirsiniz.Teşekkürler.
hocam merhaba yaptığınız bu tedavi sonrasında varisin tekrarlama riski var mıdır?
Merhabalar,benim iyileştirdiğim damarlarda herhangi bir tekrarlama olmaz.Fakat sağlıklı damarlarınız da varis oluşa bilir.